EYT’ye kötü haber!
EYT’ye kötü haber geldi. SGK çalışanlarının hareketlilik süreçlerine ilişkin Birleşik Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu çatısı altındaki Büro-İş Sendikası Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, Bilim Sıhhat Haber Ajansı Genel Yayın Yönetmeni, Gazeteci- Yazar Erkan Doğan. Instagram üzerinden düzenlenen canlı yayına katılan Genel Müdür Hamzaçebi, SGK görevlilerinin iş yükünün artması, hareketlilik süreçleri ve SGK tarafından yürütülen EYT süreçleri sonrası gelişmeler hakkında açıklamalarda bulunarak, 9 yıl sürebileceğini belirtti. -Nisan ayında EYT’ye başvuran vatandaşların maaşlarını almaları için 10 ay. Çok ağır olduğunu söyledi.
Her alanda hakkımızı arayacağız!
Şubat ayında başlayan SGK çalışmalarının devam edeceğinin sinyallerini veren Hamzaçebi, 1 Mayıs’ta yeniden sahalarda olacaklarını belirtti. Alay Hamzaçebi, SGK eylemlerine katılan sendika üyesi 12 çalışanın görev yerlerinin taşınmasıyla ilgili dava açtıklarını belirterek, Antalya SGK İl Sağlık Müdürü Beyazıt Ablay’ın SGK Başkanlığı Ankara Şube Müdürü olarak atanarak ödüllendirildiğini söyledi. sendika olarak Ablay hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. SGK’lıların ve tüm memurların örgütlenmesinin değerine dikkat çeken Hamzaçebi, Birleşik Kamu İşletmeleri Konfederasyonu’nun ülkedeki en büyük üçüncü konfederasyon olduğuna dikkat çekerek, üye sayısını artırmasıyla bilinen sendikaya üye olanların, potansiyel, şimdi gerçeği görün. Aramaya devam edeceğiz. Meclisi kapatıp gittiler. Büyükşehirlere atanan genç memurlar durmuyor, istifa ediyorlar. En düşük memur maaşı 11.313 TL. Çalışma Bakanı en düşük memur maaşının 20 bin olduğunu söyledi. Aradaki farkı sormaya gittik ama orada değildi.”
Eylemler başlayınca sustular!
Hamzaçebi, “EYT 21 yıllık bir sorun. Şimdi SGK çalışanları bu sorunu arkadaşlarımızın omuzlarına yükleyerek çözmek istiyor. 33 bin civarında SKG görevlisi var ama hepsi çok uzmanlık gerektiren özel bir birim olan tahsis işlemini fiilen yapmıyor. 40 bin yıllık, normalde 400-450 bin civarında bir aylık emeklilik yapılıyordu. Şimdi geldiler, 1.5-2 milyonluk emeklilik sürecini kısa sürede geçirmeye çalışıyorlar. Böyle bir dünya, böyle bir hesap defteri yoktur. Zaten rutin süreçleri var. Bakan süreçleri hızlandırmak için ne yaptı, hareketler başlayınca sus payı olarak 50 saatlik mesaiyi 100 saate çıkardı. Fazla mesai ücreti 2.70 kuruş iken 5.4 liraya çıktı. Bunlar analiz değil. Bunu beklemiyorduk. Yıllardır birikmiş sorunlarımız var. İkramiyelerimizi 2012 yılında çıkarılan 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kesilen yılda iki kez verilen taban fiyattan istiyoruz. Havuz paramız vardı. Kurum içi ekspertiz talebimiz var. SGK tazminatı istiyoruz. 11 bin 313 TL maaşla İstanbul’da nasıl çalışsınlar. Büyük bir fark istiyoruz” dedi.
İnsanlıktan Çıktık!
21 yıllık çalışmanın bu kadar kısa sürede bitirilemeyeceğini söyleyerek açıklamalarına devam eden Hamzaçebi, “Bütün yaraları çalışanlar çekiyor. Fazla mesai getiren çalışanlar çocuklarıyla birlikte ofislerde. Saatlik fiyatların ne kadar saçma olduğunu örneklendirebilirim. Net 12 bin TL maaş alan memur ayda 160 saat çalışıyor saat ücreti 75 TL ama ne yaptılar 54 TL’ye çıkardılar. Bu arkadaşlar işçi olsalardı daha yüksek maaş alırlardı. Hafta sonları 1,5 kat olması gerekirdi. Saatlik ücret en az 120-125 lira olmalıydı. Bu gerçek bir angarya. Bu bir kabahat, köle gibi çalıştırılıyorlar. İstanbul’da 5 arkadaş memur olarak gelip memleketlerinden ayrıldılar. EYT, uygulamaları sabit değil kademeli hale getirdi. Bağkur’da emeklilik günlerinin düşürülmesiyle ilgili de açıklama yapan Hamzaçebi, “EYT’den sonra prim yapılandırması çıkardılar, şimdi Bağkurlular da gelse olmaz. aşmak için meclisi kapatıp gittiler şu anda 3600 işlem de yapılıyor ama arkadaşlarıma 3600 ek gösterge vermediler diğer kurumlardaki 2 yıllık mezunlara bile.şu anda toplu iş sözleşmeleri 700 bin kamu çalışanı görüşülüyor 15 binden kapı açıyorlar.Yıllardır emek veren 11 bin 313 memurum bu kadar mı vasıfsızlaştı?Üstelik arkadaşlarımız haklarını aramak için harekete geçtiler. Anayasal haklarını kullandılar, arkadaşlarımızı sürgüne gönderdiler, anayasal haklarını kullandılar” dedi.
Kurumda Uzman Olmayan Kişiler Çalışabilir mi?
Hamzaçebi, “33 bin personelin hepsi bu işleri yapmıyorlar ve Antalya’daki tecrübelileri alıp başka yerlere verdiler. Burada EYT bekleyen vatandaşlara da bir kötülük yapmış oldular. Yan hizmetleri bile yaptırmaya çalışıyorlar. Çok kaliteli yetişmiş çalışanlarımız var, bunları çağdışı bir kanunla yan hizmet sınıflarında çalıştırmak doğru değil.”
Ocak ayında verdikleri zam gitti!
Hamzaçebi son olarak şunları söyledi: “Devlet memurlardan sadakat ister. Bana karşı siyaset yapmayın, bana karşı ticaret yapmayın diyor. Cesaret yasak, siyaset yasak. O zaman sıkı çalışmanızın bedelini ödeyin. Toplu sözleşme hikayesi var, tiyatro resmen oynanıyor. Personel zaten kapıyı 15.000’den açtı. Haklarını mutlaka alacaklardır. Memur-Sen’de toplu sözleşme yapıldı, ne oldu paralar gitti. Ocak ayında verilen zam uçup gitti. Kirayı ödemiyor. Bir kilo kıyma 300-400 TL. Hükümet bizi yok sayıyor ama bir yandan sendikalarla görüşmeler yapılıyor.”
Holding Sendikalarına Eleştiri!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’den defalarca randevu istediklerini söyleyen Hamzaçebi, “İktidara talip olanlardan taahhüt istiyoruz. Meydanlarda başka şeylerden bahsediyorlar. Memur ve emeklilerin durumu çok kötü. Geçiş garantili hastaneler için bir ton para ödüyorsunuz. Memura geçim garantisi verin. Memur işini bırakır. Çalışma Bakanı yüzde iki barajını getirdi ve memurlar örgütlenmesin diye önümüzü kesti, sendikacılığa mahkûm oldu. Aksi takdirde daha güçlü adımlar atardık. Türkiye’nin üçüncü büyük konfederasyonu olunca frene bastılar. Bu ay bu sendikalar çuvallar içinde istifa edecekler. Üyelerine ayda 200 TL ödüyorlar. Şimdi arkadaşlar dibe vurdular onu göremiyorlar bile onlar yüzünden bu duruma düştük diyorlar. En büyük sendikamız Eğitim-İş’tir. Ancak biz onlar gibi değiliz, çalışanlarımız ve üyelerimiz nasıl yaşıyorsa biz de öyle yaşıyoruz. En lüks araçlara binerler. 100 bine kadar fiyat alabilirler, paylaşmazlar. Oraya üye olan bir arkadaş ne bilsin ki? Aristokrat oldular. Holding sendikaları muhafazalarla seyahat eder. Bir saltanat kurdular. Maaş bordrosunu paylaşmıyorlar” dedi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)